Kayıtlar

Romantik İlişkilerde Narsisizm ve Başa Çıkma Yolları?

Resim
Narsisizm nedir gelin sizinle buradan başlayalım. Günümüzde çok popüler olan bu kavram aslında kişinin kendini olduğundan daha iyi gösterme ve buna kendini ve başkalarını inandırma çabası olarak geçse de aslında kökenini yalnız çocuk modundan alır. Geçmiş yaşam öyküsünde bir yerde dışlanmış ve reddedilmiş yalnız bırakılmış bir çocuk vardır. Reddedilirken belki sosyal ortamından uzaklaştırılmanın yanı sıra onunla dalga geçilmiş de olabilir. Kendini kusurlu hissettiği her durumda ben yeterliyim demek yerine utanç ve suçluluk duyguları içinde kalmış ve bu duyguları anlamlandırmaya çalışırken bu duygulardan da uzaklaşmak için büyüklenmeci bir şekilde davranarak abartılı ifadelerle kendini olduğundan daha iyi göstermeye çalışmış ve çözümün bu olduğunu düşünmüş olabilir. Temeldeki konfor ve özgürlük arayışı ve ben olduğum için her şeyi hak ediyorum, her şeye sahip olmalıyım ve daha fazlasını istiyorum dediği çoğu konu da ilişkilerinde zorlayıcı ve manipülatif davranışlar kullanıyor olabilir....

Evlilikte Arzu, İstek, İhtiyaç, Beklentiler ve Bunların Çatışması

Resim
İki farklı birey evlendiklerinde eşlerden her ikisi de arzu, istek, ihtiyaç ve beklentileriyle bir sistem meydana getirmektedir. Bu sistem rollerin değişimini de beraberinde getirmektedir. Evlenmeden önce sevgili rolündeyken evlendikten sonra karı koca rolüne geçilmiş olması rol değişimine örnek olarak gösterilebilir. Evlilikle oluşan sistem ile yeni amaçlar ve işlevler belirirken, sevgiliyken sahip olunan amaç ve işlevler arka planda kalabilmektedir. Bu bağlamda, rollerin değişimi, kişilerin evlilikten beklentilerini de değiştirmektedir. Söze dökülmüş ya da dökülmemiş olabilmekle birlikte herkes evliliğe bazı beklenti, ihtiyaç, arzu ve isteklerle girmekte ve bunların karşılanmasını beklemektedir. Ancak evliliğin içerisinde beklentilerin arzuların ihtiyaçların değişebilir olması sebebiyle her zaman karşılanabilir olması mümkün değildir çünkü bu karşılanmasını beklediğimiz amaçlar bazı faktörlerden etkilenmektedir. Evliliğe dair beklentilere dayalı faktörler kimi zaman çiftler arasında ...

Bel Fıtığı Tedavisi

Resim
  BEL FITIĞI NASIL BULGU VERİR? Bel fıtığı hastalarında görülen en sık şikayet bel ağrısıdır, ama her bel ağrısını bel fıtığından kaynaklandığını söylemek yanlış bir ifade olur. Bel ağrısı ile birlikte  bacak ağrısının da eşlik etmesi bel fıtığı hastalığını destekleyici bir bulgu olup hastanın bir  doktora başvurmasında fayda vardır. Normal anatomik yerinden dışarı taşan disk; omurilikten kaynaklanan sinirlere denk gelmişse ve sinirin geçtiği bölgelerde ağrı, uyuşma ve güçsüzlük hissedilebilir. Disk materyali ile sıkışan sinirin etki bölgesine göre bacaklarda refleks kaybı da görülebilir. Harekete başlama esnasında, istirahat halinde bile ağrı meydana gelebilir. Bel Fıtığının tedavi edilmediği ve sinir de ki hasarın artması  durumunda iktidarsızlık görülebilir. Aynı zamanda sinir hasarı İlerlediği durumlarda idrar kaçırma  ve nadiren de olsa büyük tuvaleti tutamama olabilir. BEL FITIĞININ NEDENLERİ Bel fıtığı bir çok sebebe bağlı olarak zaman içerisinde disk mat...

Hemoroid Tedavisinde Longo Yöntemi

Resim
  Longo, hemoroid hastalığının cerrahi tedavisinde en etkili yöntemler den biridir. Bu ameliyatta Longo stapleri adı verilen otomatik olarak kesip dikebilen bir alet kullanılır, bu alet tek kullanımlıktır. Her hastada bir kez kullanılır. Makatın dışardan görünen kısmından 4-5 cm yukardan tüm barsak 1-2 cm eninde bir halka olacak şekilde çıkarılır . Bu halkanın içinde hemoroide sebep olan damarların tamamı bu çıkarılan dokunun içinde kalır. Bu şekilde halka şeklinde çıkarılan doku nedeniyle hemoroidin nüks etme ihtimali çok azalır.Klasik yöntemle yapılan ameliyatlarda, makat çevresinde oluşan yaralardan dolayı ameliyattan sonra daha fazla ve daha uzun süre ağrı olur. Longo tekniğinde, ameliyat sinirden fakir bölgede yapıldığı için, ağrı daha az olur ve iyileşme daha hızlıdır. Longo Ameliyatı Kimlere Yapılır? Daha çok makat sarkması olan hastalarda tercih edilmelidir. Ameliyatla sarkmış barsak asılmış olur. Longo yöntemi makat sarkması (anal prolapsus) , 3. ve küçük 4. derece kanamal...

Obezite Cerrahisi Nedir?

Resim
  Obezite Cerrahisi Nedir? Diğer zayıflama yöntemleriyle kalıcı kilo veremeyen hastaları, kalıcı şekilde zayıflatmayı amaçlayan ameliyatlardır. Günümüzde yapılan obezite ameliyatları oldukça iyi sonuçlar vermektedir. Hastalarda görülebilecek olan komplikasyonlar önemli ölçüde azalmış ve hastaların ameliyat sonrası iyileşme süreleri de kısalmıştır. Obezite Cerrahisi Kimler İçin Uygundur? • Endokrinolog, dahiliye uzmanı ve diyetisyen kontrolünde uzun süre diyet - egzersiz yapıp başarılı olamayanlar • Vücut kitle indeksi 40’ tan büyük olan kişiler • Vücut kitle indeksi 35’ ten büyük hipertansiyon, şeker gibi ek hastalığı olanlar Obezite Cerrahisinde Hangi Ameliyatlar Yapılır? Mide Balonu:  Mide balonu obezite tedavisinde uygulanan etkili yöntemlerdendir. Balon mideye gastroskopi ile sönük bir biçimde yerleştirilir daha sonra midede içine serum fizyolojik konarak şişirilir. İhtiyaca göre balonun içindeki sıvı artırılıp azaltılabilir. Balon mide içinde serbestçe hareket edebilir. A...

Çocuklarda Gelişim

Resim
  Gelişim; anne karnındaki ilk dakikalardan başlayarak bedensel, zihinsel, dil, duygusal, sosyal yönden belli koşulları olan en son aşamaya ulaşıncaya kadar sürekli ilerleme kaydeden dinamik bir süreçtir. Gelişmenin çocuklarda sağlıklı olarak ilerlemesi, kalıtsal faktörler yanında uygun çevresel faktörlerin sağlanması ile mümkündür. Büyüme, olgunlaşma ve öğrenme gelişimin birbirinden farklı evreleridir. Büyüme kilo alma, boy uzaması gibi hacimsel genişlemeyi ifade ederken öğrenme, tekrar ve yaşantı sonucu davranışta gözlenen kalıcı değişiklikleri kapsar. Olgunlaşma genetik bozukluklar ve belirgin çevresel uyaran yoksunluğu yoksa kendiliğinden ilerler, örneğin kas, kemik ve koordinasyon yeteneği yeterli olgunluğa gelince çocuk yürümeye, kalem tutmaya, bisiklet sürmeye başlar. Büyüme normal şartlarda uygun ve yeterli gıda alımının sağlanması ile sağlıklı bir şekilde gerçekleşir. Günümüzde, genetik temeli olmayan gelişim geriliklere giderek daha sık rastlanılmaktadır. İnsan vücudunda ...

Psikolojik Desteğe İhtiyacım Olduğunu Nasıl Anlarım?

Resim
Fiziksel problemler yaşadığımızda vücudumuzun verdiği acı sinyali yoluyla bir sıkıntı olduğunu anlayabiliyoruz. Fakat söz konusu ruhsal sağlığımız olduğunda ne zaman bir uzmana danışmamız gerektiğini anlamamız zor olabiliyor. Peki, psikolojik desteğe ihtiyaç duyduğumuzu nasıl anlarız? 10 soruluk Kontrol Anketi “10 Soruluk Kontrol Anketi” destek almanın sizin için verimli olup olmayacağına karar vermenizi kolaylaştıracaktır. “Evet” cevabını yalnızca bir iki madde için bile vermeniz destek almanın size iyi geleceğinin bir göstergesi olabilir.  1) Ne yaparsam yapayım tavırlarımı ve davranışlarımı değiştirme çabalarım işe yaramıyor. 2) Yüksek oranda üzüntü, kaygı veya diğer baş edilmesi zor duygularla yoğun bir şekilde mücadele ediyorum ve bunlar günlük işlerimi etkiliyor. 3) Kendi düşüncelerimi ve davranışlarımı gözlemlemek işe yaramıyor, başka birisinin yeni bir bakış açısı kazandırması bana iyi gelebilir. 4) Davranışlarımı ve kararlarımı değiştirmek istesem de değiştirmek iç...

Disleksi

Resim
  Disleksi kelimesi Latince ve Eski Yunanca kökenli olup “dis; yetersiz, bozuk, zayıf”, “leksia; okuma, söyleme, kelime, dil” anlamına gelmektedir. Amerikan Psikiyatri Birliği’nin hazırlamış olduğu güncel tıbbi tanı sınıflama sistemi olan DSM-5’e göre disleksi, “okuma bozukuluğu ile giden Özgül Öğrenme Güçlüğü (ÖÖG)” olarak tanımlanmaktadır. ÖÖG, zekâsı normal ya da normalin üstünde olan çocukların, yaş, zekâ düzeyi ve aldıkları eğitime göre okuma, yazma ve matematik öğrenmede beklenenden geri olması durumudur. ÖÖG içinde en sık görüleni (yaklaşık %80’i) okuma bozukluğu yani disleksidir. Bu nedenle çoğu zaman “ÖÖG” yerine Disleksi kelimesi kullanılmaktadır. Disleksi en sık görülen nörogelişimsel bozukluklardandır. Yani doğuştan gelen yapısal bir durumdur. Çeşitli genetik ve çevresel etkenlerin birleşimi ile oluşan beynin yapısında, işlevinde farklılık vardır. Yapılan çalışmalar annede ya da babada disleksi bulunmasının çocukta disleksi görülme riskini artırdığını göstermektedir. St...

Yaygın Kaygı (Anksiyete) Bozukluğu

Resim
Kaygı bozukluğu nedir? Kaygı bütün canlıların sahip olduğu bir duygudur. Günlük yaşamın bir parçasıdır. Hepimiz günlük yaşantımızda gerektiğinde bir ölçüde kaygı duymaktayız. Normalde bu kaygı hafif ve baş edilebilirdir. Kaygı düzeyi baş edilemez ölçüde olduğunda sosyal yaşantımızı etkiler ve süreklilik arz ettiğinde ise çeşitli fiziksel sağlık problemlerine yol açar. Bu durumda yaygın kaygı bozukluğundan bahsederiz. Yaygın kaygı bozukluğundan mustarip kişiler anlam veremedikleri bir tedirginlik ve sürekli kötü bir şeyler olacakmış hissi yaşarlar. Bu nedenle günlük işlerine odaklanma sorunu, sosyal yaşantısında uyumsuzluklar ve fiziksel sağlık sorunları yaşarlar. Kaslarda gerginlik, sırt ve boyunda olmak üzere vücudun çeşitli yerlerinde ağrı, bulantı, aşırı terleme gibi bedensel rahatsızlıklar çekerler. Bütün bunlara ek olarak da kaygı düzeylerini kontrol edemediklerinden dolayı hastalanma ve akıllarını kaçırma endişeleri eklenir.   Yaygın Kaygı Bozukluğundan kimler etkilenir?...

Obsesif-Kompulsif Bozukluk nedir?

Resim
Obsesif Kompulsif bozukluk (OKB) tekrarlayıcı, ısrarlı ve zorlayıcı düşünce ve veya davranışlarla kendini ifade eden ruhsal bir bozukluktur. Obsesyon veya saplantı kendiliğinden bilince gelen, yineleyen ve sıkıntı yaratan, kişinin saçma ve yanlış olduğunu bildiği kontrolsüz düşünce, dürtü veya düşlemlerdir. Kompulsiyon (zorlantı) genelde takıntılı düşüncenin yarattığı kaygı ve sıkıntıdan kurtulmak için geliştirilen ritüel benzeri tekrarlayıcı hareketlerdir. Kompülsiyonlar obsesyonların yaratığı kaygı ve anksiyeteyi geçici olarak durdurur ancak bir müddet sonra obsesif düşünceler yineler ve kişi kompulsif hareketleri tekrar yapma ihtiyacı duyar. Bu döngü zaman ve güç kaybına neden olur, kişinin günlük rutin işlerini yapmasını engeller, aile ve arkadaş ilişkilerini zedeler, meslek ve sosyal yaşantısını kötü etkiler. Obsesif Kompulsif Bozukluğu olan kişiler düşünce ve takıntılarının gerçek dışı ve anlamsız olduğunu bilirler ancak buna rağmen bu durumun üstesinden gelmeleri mümkün değildir...