Bel Fıtığı Tedavisi

 

BEL FITIĞI NASIL BULGU VERİR?

Bel fıtığı hastalarında görülen en sık şikayet bel ağrısıdır, ama her bel ağrısını bel fıtığından kaynaklandığını söylemek yanlış bir ifade olur. Bel ağrısı ile birlikte  bacak ağrısının da eşlik etmesi bel fıtığı hastalığını destekleyici bir bulgu olup hastanın bir  doktora başvurmasında fayda vardır.

Normal anatomik yerinden dışarı taşan disk; omurilikten kaynaklanan sinirlere denk gelmişse ve sinirin geçtiği bölgelerde ağrı, uyuşma ve güçsüzlük hissedilebilir. Disk materyali ile sıkışan sinirin etki bölgesine göre bacaklarda refleks kaybı da görülebilir. Harekete başlama esnasında, istirahat halinde bile ağrı meydana gelebilir. Bel Fıtığının tedavi edilmediği ve sinir de ki hasarın artması  durumunda iktidarsızlık görülebilir. Aynı zamanda sinir hasarı İlerlediği durumlarda idrar kaçırma  ve nadiren de olsa büyük tuvaleti tutamama olabilir.

BEL FITIĞININ NEDENLERİ

Bel fıtığı bir çok sebebe bağlı olarak zaman içerisinde disk materyalinin azalması ile meydana gelir. Bel fıtığı hastalığına; obezite, hareketsizlik, sigara ve alkol kullanımı, ağır kaldırma, ani ve ters hareketler yapmak sayılabilir.

BEL FITIĞI TEŞHİSİ NASIL KONULUR?

Günümüzde bel fıtığı tanısı için Manyetik Rezonans(MR) kullanılmaktadır. Ancak unutulmaması gereken en önemli husus bel fıtığının teşhisinde altın standart; klinik muayenedir.

BEL FITIĞI TEDAVİSİ 

Bel fıtığı tedavisi için mutlak olması gereken ayrıntılı bir fizik muayenedir. Hastanın şikayetleri ayrıntılı olarak dinlenmeli ve  muayene sonucu ile karar verilmelidir. Hastanın klinik durumuna göre ilaç tedavisi, yatak istirahati ve fizik tedavi uygulanabilir. Koservatif dediğimiz bu yöntemlerden fayda görmeyen hastalar için cerrahi tedavi planlanabilir. Cerrahi planlanan hastada şu soruya mutlaka cevap bulunmalıdır. “Hastanın yaşadığı şikayetler sosyal yaşantısını ne kadar etkiliyor’’ bu sorununun cevabına göre cerrahi düşünülmelidir.






Uzm. Dr. Serhat Cömert, Beyin ve Sinir Cerrahisi



Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yenidoğan Sünneti

Resim
Yenidoğan Sünneti Yenidoğan sünnetini (ilk 1 ay)  önerenlerin dayanakları sünnet esnasında ve sonrasında bebeğin acıyı çok az hissetmesi ve iyleşmenin hızlı olması nedeniyledir. Evet bunlar doğrudur. Bebeğin acıyı hissetmemesinin sebebi sinir sisteminin daha tam gelişmemiş olmasıdır. Peki sinir sistemi tam gelişmemiş bebeğin vücüt direnci yahut savunma sistemi gelişmiş midir? Tabiî ki hayır. Yenidoğan dönemi  yani ilk 30 gün enfeksiyonlara açık bir dış dünyaya alışma dönemidir. Yenidoğan döneminde sünnet olmuş bir bebekte 5 gün sonra sepsis (kanında mikrop olması) gelişirse bunun sünnete bağlı olmadığını kim garanti edebilir. Büyüklerimizin bebeği kırkı çıkana kadar daha özenli koruması, tecrübe ile alakalı bir toplumsal öngörüdür. Ama yenidoğan dönemi atlatılınca yani 31 günlük olunca bebek hem dış dünyaya daha iyi adapte olmuş hem de savunma sistemi ilk günlere göre epey artmıştır. Ve yara iyileşmesi de yine çok hızlıdır. Hayır ben yine de bebeğimi doğar doğmaz sünnet ettire...
Read more »

Kadınlarda İdrar Kaçırma

Resim
  Sağlıklı bir kadın idrarını istediği zaman ve istediği yerde yapabilir. İdrar kaçırma ise kontrol edilemeyen ve istemsiz idrar tutamama halidir. Tıbbi adı üriner inkontinansdır. İdrar kaçırma sık karşılaşılan özellikle 30 yaş üstü kadınların yüzde 40'ını etkileyen önemli bir sağlık problemidir. Ne yazık ki hastalar bu durum sosyal ve hijyenik bir problem olduğundan genellikle bu şikayetlerini fazla dile getirmezler. Bunun yerine yedek çamaşırlar, emici pedler, sıvı alımını azaltma ve evden uzaklaşmama gibi geçici tedbirlere başvurmayı tercih eder. Bu durumun normal yaşantının bir parçası olduğunu düşündüklerinden kalıcı bir çözüm amacı ile doktora başvurma sayıları da çok yeterli değildir. Sonuçta hastalar giderek sosyal toplantılardan uzaklaşır, özgüven kaybı yaşar. Bu da sosyal iletişimlerini, cinsel yaşantılarını ve psikolojik durumlarını negatif etkiler. Kızgınlık, üzgünlük, utanç durumundan depresyona kadar değişen birçok duygu durum bozukluklarına sebep olabilir. İdrar ...
Read more »

Dişeti Çekilmesi

Resim
Dişeti çekilmesi toplumda yaygın görülen bir dişeti hastalığıdır. Dişeti çekilmesi çeşitli faktörler sonucunda dişetinin dişin mine - sement hizasındaki anatomik pozisyonundan daha apikale(kök ucuna) doğru çekilerek dişin kök yüzeyinin ağız ortamına açılması ile oluşur. Diş Eti çekilmelerinin nedenleri olarak başlıca yetersiz ağız hijyeni sonucu oluşan diş taşları, plak, diş eti iltihabı, yatay ve sert bir şekilde yapılan hatalı diş fırçalama, dil ve dudak bölgesindeki piercingler, tırnak yeme diş sıkma gibi parafonksiyonel alışkanlıklar, travma, ince fenotipli (görünüm/yapı) dişeti, dişin bukkal (ön/yanağa bakan) yüzeyindeki kemiğin ince olması ve ilerleyen yaş sonucu görülen çekilmeler örnek verilebilir. Dişeti çekilmesi olan hastalar estetik problem, sıcak soğuk hassasiyeti, dişlerde mobilite (sallanma), çekilme olan bölgede yeterli hijyeni sağlayamama, fırçalamada rahatsızlık, kök çürükleri ve diş kaybetme korkusu gibi şikayetlerle diş hekimine başvururlar. Dişeti çekilmesi zamanın...
Read more »